25 Eylül 2014 Perşembe

kitaplarla meydan okunursa Varım 11 .. ama iş yerinde canımı sıkmayın bence..

her şikayetçi olduğumda .. yeni bir sorumluluk paketi ile taçlandırılıyorum..
oysa sorumluluk yetki ile birlikte verilince bir anlam ifade ediyor..

'şikayet ediyorsun madem..
sen yap o zaman..'
bu mantığı sevmiyorum..
hatta bütün sistemim reddediyor..
çözüm filan değil..
yeni sorun demek..

canım sıkıldı ..

bir şarkı duydum sonra..
'bak anne şarkımı ne hale getirdiler..
bak beynimi ne hale getirdiler..
bana çok iyi bir kitap lazım şimdi..
arasına saklanmak için..
eğer çok iyi bir kitap bulamazsam..
dışarı çıkıp..
beynimi ne hale getirdiklerini göreceğim'..

buğulu bir kadın sesi..
basit bir ritm..

arasına saklanacak iyi kitap yok elimde..
1945'i' okuyorum..
sevemedim..
uzay çağında distopik İstanbul'da geçiyor ..
ne kahramanı..
ne araya sokulmuş gereksizce ayrıntılandırılmış seks sahnelerini..
ne dili..
sevmedim..
ama devam ediyorum okumaya..
sırf türk insanının distopisi nereye kadardır görmek için...

kıyameti sevmedim..
o da 'çarpık bir hayal gücü'
ama bitirdim..
incecik biseydi zaten..

kitap demişken
bugünün kitap meydan okuması..
en beğenmediğiniz kitap diyor..

sanırım ideon isimli kitap olsa gerek..
çünkü yaklaşık 50. saydada bu ne ya.. deyip..
fırlattığım ilk ve tek kitaptır..
ingiliz albayın aynı telefon konuşmasında..
fevkalade ve vahim sözcüklerini beş kere kullanması..
ingiliz ordusunda gòrev yapan kadınlar için.. arkadan dikişlı çorap ve yüksek topuklar ve topuk seslerinin.. film sahnesi anlatır gibi acemice dile getirilmesi bitirdi beni..
elli sayfa bozuk türkçe ile..
bir kadın koridorda yúrüdü..
bir albaya vahim bir konuda telefon geldi..
budur..
vahim konunun ne olduğunu bile merak etmedim..

bi baktım kitap havada uçuyor..
kontrolsüz bir çıkış olmuş elimden.. ama.. üzülmedim utanmadım da..
benim de bir zevkim.. bir türkçe beklentim.. ve okur olarak bir hakedişim var..

duydum ki yazar.. çok iyi ve değerli bir insanmış..
ida dağlarına gönül vermiş aktivist biri imiş biraz üzüldüm.. ama..

zaten kitabı almama neden olan şey de ida dağlarında ve arkeolojik olması idi..

ama yok..
iyi insandan ille iyi yazar olmadığı gibi..
iyi konu da iyi edebi eser olmuyor her zaman..
yoksa gayet konusuz.. anna karenina ve madame bovary..
ve deniz feneri.. ki bir mutfak masasına ayrılmış dolu dolu 2 sayfa vardır içinde..
dünyaca kabul görmüş iyi eserler olmazdılar..

neyse.. yine de bu bir ayıptı..
yaptığım icin utanıyorum..
siz siz olun benim yaptığımı yapmayın.. derim..

posted from Bloggeroid

Hiç yorum yok :

Follow my blog with Bloglovin